Sinsi ilerlemesi erken tanı oranını azaltıyor
Tedavideki gelişmeler umut ışığı!
En ölümcül 4’üncü kanser türü ama…
PANKREAS KANSERİNİN TEDAVİSİNDE GELİŞMELER
HAYATTA KALMA ORANI ARTIYOR!
Pankreas kanseri pek fazla belirti vermeden sinsice ilerler. Tanı konulana kadar hastaların neredeyse yarısı ağrıdan yakınmamaktadır. Bu nedenle teşhis konulduğunda kanser birden fazla kez diğer organlara yayılmış durumdadır. Günümüzde en öldürücü 4’üncü kanser türü olan pankreas kanserinin 2030 yılında ölümcül kanserler sıralamasında 2’nci sıraya yükseleceği öngörülüyor. Bu tahmin her ne kadar korkutucu olsa da tedavide artan başarı oranı umutları artırıyor. Tüm bu zorluklara rağmen ölüm oranlarında yüzde 20 oranında azalma görülüyor. Yeni tedavi yaklaşımları sayesinde 5 yıllık hayatta kalma oranı artıyor.
Kesin nedeni bilinmiyor ama…
Pankreas kanserinin kesin nedenleri bilinmemekle birlikte çağımızın önemli hastalıkları olan obezite ve sigara kullanımı ile ilişkilidir. Bu belirsizliğe ve hastalığın toplumda yayılma hızına rağmen tıptaki ilerlemeler, bu sinsi hastalığın daha etkin bir şekilde tedavi edilmesine olanak sağlamaktadır. Acıbadem Maslak Hastanesi Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Güralp Onur Ceyhan, Yeni geliştirilen cerrahi teknikler, etkili kemoterapi ilaçları, radyoterapideki ilerlemeler ve toplumda artan farkındalık sayesinde pankreas kanserinden ölüm oranlarında yüzde 20 oranında azalma yaşandığına dikkat çekiyor. Kasım ayında “Pankreas Kanseri Farkındalık Ayı” kapsamında değerli bilgiler veren, Prof. Dr. Güralp Onur Ceyhan, “Son yıllarda yapılan araştırmalar, pankreas kanserinin erken evrelerde tespit edilmesi konusunda gelecekte önemli gelişmeler olacağını gösteriyor. “Bu beklenti umudumuzu daha da artırıyor” diyor.
Bel fıtığı ya da normal bel ağrısıyla karıştırılabilir.
Pankreas kanserinin sık görülen semptomlarından biri olan, sırta vuran ve hastalar tarafından “kemer şeklinde” olarak tanımlanan karın ağrısı çoğu zaman bel fıtığı veya sıradan bel ağrısı olarak yorumlanabilmektedir. Ancak pankreas kanserli hastaların neredeyse yarısının ağrıdan şikayetçi olmaması, hastalığın erken dönemde teşhis edilmesini zorlaştıran önemli bir faktördür.
Bu belirtiler pankreas kanseri belirtisi olabilir
Pankreas kanserinde semptomlar genellikle ileri evrede ortaya çıkar. Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Güralp Onur Ceyhan, “sarılık, şeker hastalığı ve karın ağrısı” şikayetlerinin hastalığın habercisi olabileceğini belirtiyor. Pankreasın baş kısmında yer alan pankreas kanseri sıklıkla safra kanalını tıkadığından, karaciğerde oluşturulan bilirubin adı verilen elementin bağırsağa atılmaması sonucu sarılık meydana gelir. Kan şekeri sorunu olmayan bir hastanın aniden şeker sorunu geliştirmesi de önemli ilk belirtilerden biri olarak kabul edilir. Tümörün karına yaptığı baskı nedeniyle hafif bir rahatsızlıkla başlayıp sırta doğru ilerleyen, şiddeti artan, hazımsızlık ve şişkinlikle birlikte gelen karın ağrısı, pankreas kanserine işaret eden şikayetler arasında yer alıyor.
Sinsi ilerlemesi tedaviyi zorlaştırıyor ama…
Pankreas kanserinden kalıcı olarak kurtulmanın tek yolunun “etkili cerrahi tedavi ve kemoradyoterapi kombinasyonu” olduğunun altını çizen Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Güralp Onur Ceyhan, “Hastaların yarısına tanı konulduğunda kanserin erken evreye geçtiğini ve kanserin diğer organlara sıçradığını gözlemliyoruz. Bu da tedaviyi zorlaştırıyor. Doğru hastanın tam iyileşme şansına sahip olması için ameliyat kesinlikle gereklidir. “Ameliyat yapılamayan hastalarda etkili kemo-radyoterapi protokolleri ile nispeten uzun ve kaliteli zaman kazanılabilir” diyor. Pankreas kanseri ameliyatı, özellikle vücudumuz için önemli olan ana damarların pankreas çevresinde dolaşıp oradaki sınırlara kadar yayılması nedeniyle oldukça zor ve komplike bir ameliyat olarak kabul edilmektedir. Tümörlerin çevre damarlara yayılması durumunda yani “lokal ileri pankreas kanseri” durumlarında ilk aşama ameliyatın yapılması mümkün değildir. Ancak kemoterapi veya radyokemoterapi (MR Linac) ile bölgedeki kanser hücreleri nötralize edildikten sonra ameliyat yapılabilir. Bu kurallar çerçevesinde yapılan ön tedavi ile kanser, sarılı damarlardan uzaklaştırılabilir ve böylece ameliyat sonrasında kanser mikroskobik boyutlara kadar tamamen çıkarılabilir. Kemoterapi, radyoterapi ve cerrahiden oluşan bu tedavi, uzun vadede hastalıktan kurtulmak için mutlaka gereklidir. Bazı hastalarda etkili bir cerrahi tedavi sağlamak amacıyla pankreasın tamamı çıkarılır. Bu durumdaki hastalar, pankreasları olmasa bile düzenli insülin kullanarak ve sindirim enzimi desteği alarak normal bir yaşam kalitesiyle yaşayabilirler.
Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı
